TEKNOLOJİNİN İNSAN SAĞLIĞINA ETKİLERİ

Hepimiz biraz teknoloji yorgunuyuz!

Son yıllarda yaşamımıza hızla giren, girmekle de kalmayan artık yaşamımızın bir parçası olan dijital teknoloji ürünleri bir yandan hayatımızı kolaylaştırırken diğer yandan ise sağlığımızı tehdit ediyorlar.

Bu cihazlardan yayılan elektromanyetik dalgaların başta beynimiz olmak üzere sağlığımızı olumsuz etkilediği zaten biliniyor.

1Zamanımızın büyük bir çoğunluğunu telefonda geçirdiğimiz için çeşitli sağlık örgütleri bu konuyu araştırıp bizlere ne denli zarar verdiğini açıkladılar. Yapılan araştırmalara göre, cep telefonundan yayılan mikrodalga radyasyonlar beyin hücrelerimizi öldürüyor ki bu oran kulağınıza koyarak kullandığınızda daha da yükseliyor.

Cep telefonlarının yaydığı radyasyonun en çok anne karnındaki ve yeni doğan bebeklere zarar verdiğine dikkat çeken uzmanlar, elektromanyetik alan oluşturan ve radyasyon yayan cep telefonlarının tümörden beyin hasarlarına, kanserden üreme bozukluklarına kadar birçok hastalığı tetiklediği, vücutta etkilemediği hücre bulunmadığının altını çiziyorlar.

En büyük zararı çocuklar görüyor

Cep telefonlarının yaydığı radyasyonun tümör ve göğüs kanserini tetiklediğinin tespit edildiğini dile getiren ABD Çevre Sağlığı Örgütü Kurucu Başkanı Prof. Dr. Devra Davis, en büyük zararı ise çocukların gördüğünü kaydetti. Prof. Dr. Davis, “Yapılan bilimsel araştırmalar, cep telefonlarından yayılan radyasyonun yeni doğan bebekleri annelerinden daha çok etkilediğini gösteriyor. Cep telefonu 2 yönlü bir mikro dalga cihazıdır. Radyasyonun yarısı dokuya işlemektedir. Bu nedenle bebeklerin beyinleri, gözleri, derilerinde zarar tespit edildi. Bu çok önemli bir konu. Çocukların beyninde daha çok sıvı var ve kafatası daha ince. Bu yüzden çocukları korumak istiyoruz. Çocukların bir deney unsuru olarak kullanılması doğru değildir. Bisiklet sürdüklerinde onlara kask veriyoruz, arabada kemer takıyoruz. Cep telefonları da aynı şekilde daha güvenli şekilde kullandırılmalıdır. Güvenli olmak, üzgün olmaktan daha iyidir.” bilgisini verdi.

Göğüse yakın taşınmamalı

2Cep telefonu radyasyonuna ilişkin yapılan klinik araştırmalarında cep telefonlarını kendi yakınlarında kullanan erkeklerde daha az sperm sayısı olduğu görüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Davis, “Şuan göğüs kanserine ilişkin önemli bir çalışma yürütüyoruz. Bu ön rapor ama çok önemli. 6 kadın var. Bunlar çok sık görülmeyen tipte göğüs kanserine sahipler. Bu kadınlar, cep telefonlarını göğüslerine yakın yerlerde tutuyorlardı. Cep telefonunun bulunduğu yerlerde tümör teşhis edildi. Bazı Afrika ülkelerindeki kadınlarda göğüs kanserinin artmasının bir nedeni de cep telefonlarını iç çamaşırında taşımak olabilir.” açıklamasında bulundu.

Cep telefonları aynı zamanda görüş alanında daralma, kalp rahatsızlıkları, kalp pilinin bozulma riski, hafıza zayıflaması, beyin tümörü, işitme bozuklukları, stres ve yorgunluk hissi, kulak çınlaması, kadınlarda düşük riski, erkeklerde sperm sayısının azalması, kan hücrelerinin azalması, baş ağrıları, bağışıklık sisteminde zayıflama ve yoğunlaşma güçlüğü gibi problemlere yol açmaktadır.

Bunlara ek olarak uzmanlar, cep telefonunu yoğun bir şekilde ve uzun vadeli kullananlar için yüksek tansiyon, genetik yapının bozulması, cilt kanseri ve kan beyin bariyerinin azalması gibi riskler ortaya çıktığını da vurgulamaktadırlar.

Bilgisayar oyunlarının beyine zararları

3Sürekli ve uzun süre bilgisayar oyunu oynamak, gözleri yorduğu gibi beynin ayarını ve dengesini de bozmaktadır. Beyni hızlı ama yüzeysel düşünmeye programlamaktadır. Bu durumda üst düzey öğrenme ve algılama zorlukları oluşmaktadır. Bu tür fizyolojik sorunların yanı sıra, özellikle şiddet içeren aksiyon oyunları insanların ruh sağlığını da tehdit etmektedir.

KULAKLIKLA YÜKSEK MÜZİK DİNLEMEK İŞİTME KAYBI NEDENİ

Uzmanlar, cep telefonları, müzik çalar, medya player’lar ile uzun süre ve yüksek sesle müzik dinlemenin kulak hücrelerini öldürdüğünü belirtiyor.

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. İlknur Memişoğlu, uzun süre ve yüksek sesle müzik dinlemenin iç kulaktaki kulak sinirlerine ve duymamızı sağlayan kulak hücrelerine öldürücü etki yaptığını söyledi.

Kulaklığın, ses şiddetini direk kulak zarına, oradan da iç kulağa ve kulak sinirine yönlendirdiği için zararının büyük olduğunu söyleyen Memişoğlu, “Kulaklıktan çıkan sesin çok şiddetli olması durumunda iç kulaktaki kulak sinirlerine ve duymamızı sağlayan kulak hücrelerine öldürücü etki yapıyor. Ve bu oluşan zarar geri dönüşümü olmayan tahribatlara sebep oluyor. Tahrip olduğu zaman bir ilaçla veya ameliyatla yenilenmesi mümkün olmuyor.” açıklamasında bulundu. Kulaklık kullanım alanlarından birinin cep telefonları olduğunu söyleyen Memişoğlu, “Cep telefonunda kulaklıkla konuşurken sesin şiddeti fazla olmuyor. Fakat kullanım süresi uzun süreli olduğunda özellikle yine iç kulağa ses basıncının uzun süreli gitmesine bağlı olarak, çınlama ve uğultular olabiliyor.” diyerek, cep telefonuyla konuşurken kısa konuşulması gerektiği uyarısında bulundu.

‘Kulaklıkların da kişiye özel olması gerekiyor’ diyen Memişoğlu, “Paylaşılan kulaklıklar bir takım bakterileri kişiden kişiye taşıyor. Onun için kulaklıklar mutlaka kişiye özgü olmalıdır.” Önerisinde bulundu.

“AKILLI TELEFON UZAĞI GÖRME YETENEĞİNİ BOZABİLİR”

Standart okuma mesafesi olan 40-50 santimetreden yakında tutulan akıllı telefonlar, miyopinin ortaya çıkmasında ve ilerlemesinde risk faktörü olabiliyor.

Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Uğur Emrah Altıparmak, halk arasında uzağı görememe olarak bilinen miyopun toplumda en sık görülen kırma kusurlarından biri olduğunu söyledi.

Bazı çalışmalarda bir kuşaktan sonrakine daha sık miyoplaşma görüldüğü, hatta ülkedeki eğitim düzeyinin artması, sanayileşme ve teknolojik ilerlemenin yaygınlaşmasına bağlı olarak da miyop görülme oranının arttığını anlatan Altıparmak, “Bu da miyopinin gelişmesi ile artan eğitim düzeyinin, uzayan yakın çalışma (okuma, bilgisayar) saatlerinin artmasının etkisi olabileceğini düşündürüyor. Son yıllarda giderek daha yaygın kullanılan, hatta herkesin günlük hayatının parçası haline gelen akıllı telefonların da miyopinin tetiklenmesinde ve artmasında etken olabilir. Günlük yaşamdaki mevcut yakın çalışma yüküne ek olarak, gözlerimizi daha da yakın bir faaliyete zorlayan bu cihazlar, genellikle standart okuma mesafesi olan 40-50 santimetreden daha yakında tutuluyor, sıklıkla da daha küçük cisimleri görmek için bizleri zorluyor. Bu da miyopinin ortaya çıkmasında ve ilerlemesinde yepyeni bir risk faktörü olabiliyor. Akıllı telefon kullanıcıları sürekli cihazlarının ekranına bakınca uzak görme yetenekleri bozulabiliyor” dedi.

Akıllı telefon miyop yapıyor

Anne veya babası miyop olan çocuk ve gençlerde daha yüksek miyopi numaraları ile sık karşılaşıldığına dikkati çeken Altıparmak, ailesel yatkınlığın yanı sıra çevresel faktörlerin de göz hastalıklarına neden olduğunu vurguladı.

5Altıparmak, “Günümüzde, çocuklarımız zaten yoğun biçimde okul, ders ve proje gibi aktiviteler nedeniyle bilgisayar kullanıyor, okuyorlar. Buna son yıllarda akıllı telefonlar da eklendi. Özellikle akıllı telefonlar, çocuğun gözlerini bozabiliyor, miyopiyi hızlandırabiliyor. Bu nedenle ailelerin akıllı telefon kullanan çocuklarına kullanım süresiyle ilgili sınırlamalar getirmesi gerekiyor” uyarısında bulundu.

GOOGLE UNUTKANLIK YAPIYOR!

Unutkanlığın temel nedenleri olan stres, zihinsel yorgunluk,depresyon gibi faktörler yanına, bir de arama motoru Google da eklendi.

Harvard Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırmada Goggle’nin unutkanlığa neden olduğu belirlendi.

Psikologlar Daniel Wegner ve Adrian Ward araştırma yapmak ya da rapor yazmak için insanların saatlerce vakit ayırmak yerine kolaya kaçarak bilgileri Google’den elde ettiğine dikkat çekti.

Beyin tembelleşiyor

Psikologlar, enerji harcamayan beynin tembelliğe alıştığını ve bu durumdaki insanlarında yakın tarihte neler olduğunu bile hatırlamakta zorluk çektiğini kaydetti.

NE YAPMALI?

Cep telefonlarının sohbet aracı olmadığının altını çizen uzmanlar, telefon radyasyonundan korunmak için alınacak tedbirleri şöyle sıralıyor;

-Mutlaka kulaklık kullanılmalı
-En az 10 milimetre uzaktan konuşulmalı
-Mümkün olduğunca kapalı tutulmalı
-Yatarken başucunda durmamalı.


Ofisimizde Verdiğimiz Hizmetler: Adana da Psikolog, Adana da Aile Danışmanı, Adana da Evlilik Terapisi, Adana da Ergen Terapisi, Adana da Çocuk Psikologu, Adana da Pedagog Hizmeti, Bireysel Terapi, Psikolojik Kökenli Bozukluklar için Cinsel Terapi, Tüm Dünyaya Yönelik Online Terapi Hizmetleri, Psikolojik Gelişimsel Testler, Öğrenci koçluğu ve Eğitim Danışmanlığı, Belediye ve Sivil Toplum Kuruluşları İçin  Seminer ve Konferans Çalışmaları

 Detaylı Bilgi İçin: 0505 388 0710